13 Aralık 2016 Salı

Hoş geldim niyetine...

Bazı insanların ömrümüzdeki yeri müthiştir. Bunun pek mühim bir sebebi yoktur çoğu vakit, öyledir. Markus Zusak, "Bazen insanlar çok güzel oluyordu. Görünüşleriyle değil. Söyledikleriyle de değil. Sadece varlıklarıyla..." der. Yeni bir güne daha başlarken, varlıkları yetenleri kırmayın sevgili okur. Hayat ne getirir bilinmez. Var olun.

biryudumkitap.com

11 Eylül 2012 Salı

giveaway! (kupon biriktirmek yok)

aslında size biraz kırgınım.
blogumu okumamışsınız, okuduysanız bile facebook sayfama gelmediniz.
bunun anlamı, "ne yapacağım facebook  sayfanı burada yaz daha çok" demek olabilir ancak anlık paylaşımları kaçırmamak adına oraya gelseniz de güzel olurdu.
her ne ise ben sayfamı açmam adına bir hediye vermek istedim. (valla başka amacım yok)(rüşvet mii, tövbeler tövbesi)
sayfamı beğenenler arasında yapacağım çekiliş ilen bir şanslı kişiye UGH DESIGN'dan paşa gönlünün istediği bir kolyeyi hediye edeceğim.
Misal; 
Misal;

Misal;


Paslanmaz çelik, deri, tüy ve doğal taşlar kullanılarak hazırlanmış bu kolyeler, inanılmaz orijinal.
Çekilişe katılmanın asıl şartı https://www.facebook.com/pages/allegrande/214896645189647 adresinden sayfamı beğenmek, mecburi şartı ise yorum yazmak.
16 Eylül 2012 saat 00.00'a kadar katılım mümkün.
17 Eylül'de şanslı kişi belli olacak.
seviyorum sizi.
Öperins!


4 Eylül 2012 Salı

alle facebook'ta!

ben size aslında ne kadar da uzun bir yazı yazmıştım.
büyük risk yarışması serüvenimi taaa baştan anlatmış da anlatmıştım,
 sonunu nasıl bağlayacağımı getiremediğimden yazı öylece kalmış, çoğunuz da benim star tv'de yarışmaya katıldığımı öğrenememiştiniz.
günler günleri kovaladı, ben televizyona çıktım.
şarkılar türküler söyledim.
nasıl yarıştın derseniz, buyrun burdan izleyin.
neyse efenim böyle geç kalmalara mahal vermemek, alle ne yapıyor kaçırmamak için siz saygıdeğer izleyicilerim için facebook sayfası açtım.
adresi bu. https://www.facebook.com/pages/allegrande/214896645189647
facebook sayfam; twitter, blog, tumbrl ve tabi ki facebook hesaplarımın karışımı olacak.
ne ararsan var yani.
lütfeder de gelirseniz beni onurlandırırsınız,
yok gelmem derseniz, GELMEZSEN GELME BE!!
öhöm neyse.
üzerime düşen görevi yaptım.
öpüyorum.


23 Temmuz 2012 Pazartesi

temmuzz, çok eskiden..

bizim için tatil 1 Temmuz'du eskiden,
eskiden, meslek sahibi olmadan.
okullar kapanır, annemin her gün okula gidip lak lak ettiği seminerleri biter, biz Konya'ya giderdik.
Ananem, dedem, teyzemler..
bir kaç gün görüşüp hasret giderdikten sonra, arabaya doluşup çıkardık yola,
arabaya sığmayanlar otobüse.
istikamet, karaman-mut-gülnar-bozyazı-anamur!
dedem kızmasın diye, şortların üzerine giydiğimiz eşofmanlar yolda çıkarılırdı.
gülnar'ın kıvrım kıvrım yollarını, çekmeyen radyolar yüzünden hep şarkı söyleyerek geçtik.
dağdan inince nemli havayla sersem olsak da deniz kokusuyla mest olduk.
sene 95-96.
Anamur.
inler cinler, bir de biz.
kocaman plaj, taş çatlasa 4-5 şemsiye.
deniz çok berrak ama o kadar çabuk derinleşiyor ki oyun oynamak için kıyıda durmak gerekiyor.
oynuyoruz, güneşleniyoruz, yanıyoruz.
daha çok yanmak için her akşam annemlerle sabah denize gideceğiz diye söz verip sabaha uyanamıyoruz.
denizden dönüş, duş için sıra beklemece.
önce teyzem, annem çünkü yemek yapacaklar.
akşam öğretmen evi, illa ki okey.
roma dondurmacısında dondurmalar kaybedenden.
iskelede -ki ufak bir cadde- her gece dolaş,
kolye al, toka al, kitap al..
uyu, sıcakta uyuyama.
mutlu ol, hep mutlu ol.
şimdi hatırlayınca bile...
öperins!




9 Temmuz 2012 Pazartesi

dönüşüm yine bir momiji ile.
ama bu çok özel. 
koleksiyonuma böyle bir nadideyi eklemek süper oldu. 
dünyada sadece 500 adet var ve biri benim :)


"Katia De Conti'nin 1920'lerden ilham alarak tasarladığı Özel koleksiyona ait 3 Momiji bebek Billy D, Louise B ve Anny O, tüm dünyada sadece 500'er adet üretildi ve tek tek elle numaralandırıldı. Şimdi sınırlı adette Bywonderland.com 'da satışta!"


kaçırmamalıyım diyenler, buyrun!

1 Haziran 2012 Cuma

huhuuu!

her şey twitterima gelen bir twitle başladı; "alle, blogun kapandı mı"
hesap kapamak pek bana göre değil.
bana adını veren popomundo karakterimi bile kapatamadım, can çekişe çekişe öldü zavallıcık.
hem bloğum, benim için çok değerli.
sosyal medya serüvenimin neredeyse başlangıcı.
beni bu camiada var eden yer.
son zamanlarda yazmamın nedeni elbette ki yoğun olmam.
ama en önemli neden galiba artık okunmadığımı hissetmek.
yazarsam 2-3 kişi (mesela Gökçe'cim sen) girip okur, diğerleri de fotoğraf olmayınca da kapatır gibime geliyor.
hem daha aktif olan twitter var, uzun uzadıya kimse yazı okumaz düşüncesindeyim.
yanlış mıyım?
öper miyim.
öperins!